İlmihal kitabında Ehî Çelebi’nin Hediyye kitabından naklen; “Ebû Hanîfe'nin kıyası doğru değildir diyen kâfir olur” buyuruluyor. Bu sözün mânâsı nedir?
Kasdedilen, kıyasa karşı çıkmaktır. Yoksa Hanefî mezhebindeki müctehidler bile zaman zaman İmam Ebu Hanîfe’nin kıyasına uymayan kıyasta bulunmuştur. İmam Ebu Hanîfe, zamanında bid’at fırkaları tarafından kıyasa müracaat ettiği için dine aykırı davranmakla itham edilmişti. Halbuki kıyasın hak olduğu âyet-i kerime ile sâbittir. Nitekim A’râf sûresinin ellialtıncı âyet-i kerîmesinde meâlen, “Allahü teâlâ, rüzgârı, rahmeti olan yağmurdan önce, müjdeci gönderir. Rüzgârlar, ağır olan bulutları sürükler. Bulutlardan ölü olan toprağa su yağdırırız. O yağmurla yerden meyvalar çıkarırız. Ölüleri de mezarlarından böyle çıkaracağız” buyuruldu. Bu âyet-i kerîme, kıyasın hak olduğunu isbat etmektedir. İhtilâflı olan bir şeyi, sözbirliği ile anlaşılmış olana benzetmek vardır. Çünki, Allahü teâlânın yağmur yağdırdığını ve yerden ot çıkardığını, hepsi biliyordu. Öldükten sonra dirilmenin hak olduğunu, yer yüzünün kuruduktan sonra tekrar yeşillenmesine benzeterek isbat etmektedir.


6 Aralık 2012 Perşembe
Alakalı Başlıklar