Fıkıh kitapları ve kanunnameler niçin yazılı anayasa olarak kabul görmemiştir?
Anayasalarda iki husus olmak zarureti vardır: Devletin işleyişi ve temel haklar. Bunlardan birincisi kanunnamelerde, ikincisi fıkıh kitaplarında tanzim edilmiştir. Bu sebeple İslam devletlerinde yazılı anayasaya ihtiyaç olmamıştır. Birincisi hükümdar tarafından icap ederse değiştirilebilir. İkicisini hükümdar bile değiştiremez. Bu sebeple zaten İslam ülkesinde yaşayan herkes, temel haklar cihetiyle teminat altındadır. Ancak modern manada anayasa, hükümdar ile karşısındaki baskı gurubunun (aristokratlar, burjuvalar, halk) bir nevi anlaşmasıdır. Biz sana itaat ederiz, sen de bizim haklarımıza saygı göster. Bu cereyanın tesiriyle 1839’da hükümdar bazı haklarından feragat etmiş, 1876’da da modern manada bir anayasa yapılmıştır. Lüzumsuz idi, fakat halkın (okumuş takımın) ve ecnebilerin gözünü boyamak icap ediyordu. Onlara yukarıdaki hakikati anlatmak kolay değildir.


19 Kasım 2023 Pazar
Alakalı Başlıklar