Sual: Gusl veya abdestte muhtelif sebeplerle Maliki mezhebini taklit eden nelere dikkat etmelidir?
Cevab: Umumi olarak Hanefi mezhebine en yakın mezhep olarak Maliki mezhebi görülür. Çünkü İmam Malik, İmam-ı Azam Ebu Hanife'nin talebesi mesabesindedir. İmam Mâlik’in talebeleri de, İmam Ebu Hanife’nin talebelerinden ders alarak, Mâlikî mezhebi tedvin ederken Hanefî usul ve ictihadlarından istifade etmişlerdir. Bundan dolayı Hanefi mezhebinde bir meselenin halli yok ise, Maliki mezhebine bakılır. Böyle bir usul kaidesi mezheb içinde vardır.
Bir mezhebe mensup olup, herhangi bir zaruret ve sıkıntı sebebiyle başka mezhebi taklit etmek mecburiyetinde kalan kimse, sadece o mezhebin o iş için aradığı şart ve müfsidlerine riayet eder, sünnet ve mekruhlarına uyması lazım değildir. Kendi mezhebinden çıkmış sayılmadığı için, mümkün mertebe kendi mezhebinin hükümlerine de riayet eder. Gusülde Maliki’ye uyanların, abdest ve namazda, abdestte Maliki’ye uyanların gusül ve namazda Maliki’nin şartlarına uymaları icap eder. Zira abdest ve gusl müstakil ibadet değildir, namazın şartıdır. Maliki mezhebinde Hanefi mezhebinden farklı olarak şunlara riayet etmelidir:
1-Gusülde ve abdestte niyet, muvalat ve delk farzdır. Ağzın içini ve burnu yıkamak farz değildir. Gusle başlarken, hades-i ekber olan cenabetten taharet için gusletmeye niyet etmelidir. Halbuki Hanefi’de niyet sünnettir. Yani bir kimse niyetsiz yıkansa veya denize, havuza girip ağzına burnuna su verse cünüplükten kurtulur; Maliki’de kurtulmaz. Maliki mezhebine uymaya niyet etmek şart değildir. Zira bir mezhebin şart ve müfsidlerine uymak, onu taklide niyet etmek demektir.
2-Muvalat, azaları peşpeşe mutedil bir iklimde ve mevsimde bir azanın kuruyacağı kadar zaman geçmeden ötekini yıkamaktır. Hanefide sünnettir. Vücudunun bir kısmını yıkasa, Sağ ayağını yıkasa, 5-10 dakika telefonla konuşsa, sonra sol ayağını yıkasa abdesti olmaz. Ama sağını yıkayıp çorabını giyse, sonra solunu yıkasa muvalat bozulmaz. Zira muvalatı bozan iş değil, zamandır. Gusülde veya abdestte yıkamadık yer kaldığını bir ay sonra bile hatırlasa, yalnız orayı hemen yıkar. Yıkamazsa guslü bâtıl olur.
3-Delk, yıkanan yerleri el ile veya havlu ile hafif sıvazlamaktır. Dokunmak da delk yerine geçer. Ayak parmaklarının arasını elle hilallemek şart değildir. El ve ayak parmaklarını oynatmak hilallemek yerine geçer.
4-Gusülde saçı eliyle veya tarakla hilallemek şarttır. Saç örülü ise, çözülür, her tarafı hilallenir.
5-Abdestte başın tamamını meshetmek farzdır. Bu, Hanefi’de sünnettir. Abdestte yüz yıkanırken bile abdest niyetini muhafaza etmelidir. Yani abdeste başlarken abdeste niyet edip, sonra bunu unutup başka niyetle elini, yüzünü, başını, kollarını ve ayaklarını yıkasa, abdest olmaz.
6-Kaşların ve kirpiklerin altındaki deriyi yıkamaz, kulak arkasıyla saç arasındaki deriyi ve kulak memesi ile önündeki kemik arasındaki saçı ve deriyi meshetmek lazımdır. Bu kemiğin üstü saça, altı yüze dahildir.
7-Altında deri görünen hafif sakalı mesh etmek, sık sakalı ise hilallemek farzdır.
8-Kadın, saçının hepsini mesheder. Örülü saçını açmaz. Örgünün üstünden mesheder. Erkek de saçı uzun ise sarkan saçı mesheder.
9-Nikah düşen kadının çıplak tenine ve saçına şehvetle dokunanın abdesti bozulur. Hanefi’de yeniden abdest alması müstehabdır. Şehvetin ölçüsü erkeğin aletinin kalkması, kalkık ise artması, kadının ve yaşlı erkeğin gönlünün meyledip içinin titremesidir.
10-Baliğ bir erkeğin kendisinin veya başka bir baliğ erkeğin zekerine kasten veya unutarak elinin içi veya parmak içleriyle dokunması abdesti bozar. Bunun için guslederken evvela edep yerini yıkamalı, sonra abdest almalıdır. Başka yeriyle dokunsa veya arada perde varsa bozulmaz. Kasık veya testislere dokunmak bozmaz. Kadın kendi tenasül uzvunu eller veya parmağını sokarsa lezzet alsa bile abdesti bozulmaz. Bir kimse makadına dokunsa veya parmağını soksa abdesti bozulmaz.
11-Kan, irin, sarı su hastalıkla bile çıksa, abdesti bozmaz. Bir kavle göre, idrar, gaita ve yel hastalık sebebiyle elde olmadan kaçarsa, abdesti bozulmaz. Abdest alması zor olan ve Hanefi’ye göre özür sahibi olamayan yaşlı ve hastalar için bu kavil tatbik edilebilir.
12-13-Saç ve sakal traşı ve tırnak kesmek abdesti bozmaz. Bir kavle göre vücut kıllarını ustura ve jilet ile kazımak abdesti bozar.
14-Abdestte şüphe eden, yani abdesti var mı yok mu karar veremeyen kimsenin de abdesti bozulur. Abdestim var mı yok mu diye düşünüp var olduğuna karar verenin bozulmaz. Hanefi’de abdest aldığını hatırlayıp bozduğunu hatırlamayanın abdesti var kabul edilir.
15-Hayzın asgarisi yoktur. Bir damla gelse de hayz kabul edilir. En çoğu ise 15 gündür. 15 günden fazla gelirse istihaza olur. Hanefi’de hayzın en azı 3, en çoğu 10 gündür. Bundan azı veya çoğu istihazadır. Hayzı 10 günü geçen Hanefi, namazı bırakır, ama kendi mezhebine riayet etmek için, sonra bu günleri kaza eder.
16-Hamileden gelen kan hayz sayılır. Hanefi’de ise istihaza sayılır.
17-Nifasın azami müddeti 60 gündür. Hanefi’de 40 gündür.
18-Hayz adeti içinde kan gelmeyen günlerde cima caizdir. Hanefi’de değildir.
19-Teyemmüm vakit girdikten sonra yapılır. Tuğla, kiremit, porselen gibi pişmiş toprakla teyemmüm olmaz. Gusl ve abdest için teyemmüm edildiğinde, abdesti bozan bir şey olursa, guslü de bozar. (Hanefîde ise yalnız abdesti bozar.) Bu kimse, su varsa, gusleder; su az ise yalnız abdest alır.
20-Mestin deriden ve dikişsiz olması lazımdır. Suni deri veya çoraptan mest olmaz.
21-Mestin üstünün tamamen meshedilmesi lazımdır. Hanefi’de üç parmakla meshetmek kafidir, fazlası müstehabdır.
22-Mesti kolaylık olsun diye değil, sünnete uymak veya soğuktan korunmak için giymelidir.
23-Mestin mesh müddeti yoktur. Cünüp olana kadar çıkarmak gerekmez. Ama Maliki’yi taklit eden Hanefi’nin 24 saatten fazla giymemesi lazımdır. Çünkü Hanefi’de mestin azami müddeti hazerde 24, seferde 72 saattir.
24-Öğlen namazının vakti, asr-ı evvelde çıkar. Bu sebeple Maliki’yi taklit edenler öğleni asr-ı saniye ve akşamı da işa-ı saniye geciktiremezler. Halbuki İmam Ebu Hanife’ye göre öğlen namazı asr-ı saniye ve akşam namazı işa-i saniye kadar kılınabilir.
25-Namazda Kâbe’ye dönmek, her rekatta Fatiha okumak, kavme ve celse, tadil-i erkân, namaz sonunda selam vermek farzdır. Cemaatin, sessiz kıldıran imam arkasında Fatiha okuması lazım değildir.
26-Fâsık veya bid’at ehli olduğu bilinen imama uymak sahih değildir.
27-Secde edemeyen namazı ayakta imayla kılar. Rükü yapar, oturup secde eder. Oturamıyorsa hep ayakta kılar. Rükû ve secde için üç defa eğilir. Ayakta duramıyorsa oturur, rükü ve secde için başını hafifçe eğer. Hanefi’de secde edemeyen oturarak imayla kılar, bir kavilde ayakta kılar. Maliki’de nafile namazlar da özürsüz oturarak kılınamaz. Hanefi’de kılınabilir.
28-Sefer mesafesi 80 kmdir. Hanefi’de 104 kmdir. Burada Hanefi’ye uyulur, 104 km gitmeden namazı kısaltmaz. Zira Maliki’de 80 km gidenin namazı kısaltması müstehabdır. Hanefi’de ise 104 km gidenin namazı kısaltması vaciptir.
29-Giriş çıkış günleri hariç bir yerde 4 gün kalan mukim olur. Hanefi’de bu müddet 15 gündür. Maliki’yi taklit edenler 104 km gidip 3 gün kaldığı yerde seferi, 4 gün kaldığı yerde mukim olur. Kaç gün kalacağı belli değilse 18 güne kadar seferidir. Hanefi’de böyle bir kimse hep seferidir. Giriş çıkış gününde ölçü imsak vaktidir. İmsaktan evvel girenin giriş günü, imsaktan evvelki gündür. Sonra girenin giriş günü imsaktan sonraki imsaka kadardır.
30-Kara seferinde, hastalıkta ve korku esnasında iki namazı cem caizdir. Hanefi’de değildir. Mecbur kalan cem edebilir.
31-Kurban abdest ve gusl ile alakalı olmadığı için, seferde Hanefi mezhebini nazara alır. 15 günden az kalmaya gitmişse kurban kesmeyebilir.
32-Cuma namazında 12 âkıl baliğ ve mukim cemaat olmalıdır. Maliki’de halife ve şehir Cuma namazının şartı değildir.
33-Mâlikî’de namazın müekked sünnetlerinden üç tanesini sehven terk edince namaz bâtıl olur. Bunlar Hanefi’deki vaciblerdir. Bu müekked sünnetler, kıyamda zamm-ı sure, kıraatın yerine göre sessiz veya açık olması, kuud ve teşehhüdler, intikal tekbirleri, semi’allahü limen hamideh, son teşehhüdde salavat, secdede yüz, ayak ve dizlerin yere konması, ilk selâmın yüksek sesle ve imama cevap olarak verilmesi (yani imamdan evvel verilmemesi), yüksek sesle okuyan imamın arkasında sükût ve tümânînettir. Bunlardan biri unutularak terk edilirse, sehv secdesi yapılır. Üç tanesi unutularak terk edilir ve sehv secdesi yapılmazsa, namaz bozulur; iâde gerekir. İkiden fazla sünneti kasıtlı olarak terk eden kişinin namazı, sehv secdesi ile kurtulmaz ve kuvvetli görüşe göre bâtıl olur. Mukallit, üç sünneti terk ederse namazı iade eder.
34-Hanefi’de sünnet olan bir şey, Maliki’de mekruh olsa da yapılır. Mesela: Hanefi mezhebinde, namaz kılarken, Fatihadan önce, E’uzü Besmele çekmek sünnet, Maliki’de mekruhtur. Maliki’yi taklit eden, E’uzü Besmele okur. Maliki’de Sübhaneke okumak mekruh, Hanefi’de sünnettir. Maliki’yi taklit eden Sübhaneke okur. Maliki’de mukim ile seferi birbirine uyamaz. Hanefi’de uyabilir. Maliki’de mekruh olan bir şey Hanefi’de mübah ise, mukallit muhayyerdir isterse uyar isterse uymaz. Maliki’de yatsı namazını gecenin üçte birinden sonraya geciktirmek mekruhtur. Hanefi’de caizdir. Hanefi’de farz veya vacip olan şey, Maliki’de sünnet ise, mukallit yapar. Vitir namazı ve bayramda 15 namazın farzından sonra tekbîr-i teşrîk Maliki’de sünnettir; Hanefi’de vacibdir. Maliki’de eti yenen hayvanların bevli ve pisliği temizdir. Hanefi’de değildir. Maliki’de sünnetleri terk edenin secde-i sehv yapması sünnettir. Mukallit burada kendi mezhebine uyar. Maliki’de erkeğin avreti önü ve arkasıdır. Hanefi’de göbekle diz kapağı arasıdır. Mukallit Hanefi’ye uyar. Maliki’de hafif uyku abdesti bozmaz, Hanefi’de bozar. Mukallit Hanefi’ye uyar. Özürlü, özürlü olmayana imam olabilir. Hanefi’de olamaz. Mukallit Hanefi’ye uyar. Maliki’de bir kavle göre necaset namaza manidir, bir kavle göre değildir. Mukallit Hanefi’ye uyar.
Mehazlar: Şerhu Muhtasarı Halil, Biďâyetü'l-Müctehid, el-Fıkhu ale'l-Mezâhibi'l-Erbaa.
7 Şubat 2023 Salı