Kader Allahü teâlânın ilmi olduğuna, Allah ilmine mecbur bulunmadığına göre kader değişmez. Ama sadakanın veya sıla-i rahmin kaderi değiştirmesi bununla nasıl uyuşturulabilir?
Demek istiyorsunuz ki, Allah bir şeyi takdir etmiş. Kulun iradesi ile bu nasıl değişir ve Allah kulun iradesine nasıl mecbur olur? Eğer kader bundan sonra değişecekse, sıla-i rahm (akrabayı ziyaret) değişmeden önceki kadere dâhildir. Madem buna dâhildir, o halde neden değişsin? Baştan bilinen bir şey olduktan sonra niye değişsin? Aslında kaderin baştan değişmiş olması gerekmez mi? Yani bu da değişmemesi gerektiğini göstermez mi? Sıla-ı rahm veya sadaka ile kaderin değişmesi, ömrün uzaması, yine Allah’ın iradesi iledir. Ayrıca bunu, sadaka veya sıla-i rahm ile kaderin değişeceğini, ömrün artacağını, belânın önleneceğini önceden Allah bilmektedir. Bu kaderin, bu işlerle değişeceği de ilm-i ilahîde vardır. Allahü teâlâ insanları iyi işlere sevketmek için, bunları kaderin değişmesine sebep yapmıştır. Bir işin iki neticesi vardır. Sıla-i rahm yapan veya sadaka veren için ve yapmayan için.


15 Haziran 2013 Cumartesi
Alakalı Başlıklar